Çarlık Rusya’sının egemenliğinden kurtulmuş çiçeği burnunda ilk Türk Cumhuriyeti devleti olan Azerbaycan’ı yıkmak için el birliği ile çalışan, “Halklara Özgürlük “yalanını ortaya atıp, emperyalist devletlere karşı mücadele eden Mustafa Kemal’in ordusuna daha çok altın, daha çok yardım göndereceğiz sözleriyle Rus ordusunu Azerbaycan’a davet eden Nerimanofların, Türkiye’li komünist Mustafa Suphilerin, halkı kandırmak için ne yalanlar söylediklerini , Azerbaycan’a giren Rus Kızıl Ordusunun yaptığı katliamları, Anadolu’ya yardım adı altında toplanan altınların çoğunun Moskova’ya gittiğini görecek, hüzünleneceksiniz…
Yüzbaşı Atabala ve Aybike’nin tertemiz aşkına, vatan sevdasına şahit olacak, duygulanacak,
“Bir nişan almaklık için satmayın bu milleti, milletin, milliyetin hiç yok mu sizde gayreti?” diyen Azerbaycan’ın milli şairi Mehmet Hadi’nin,
Çırpınırdı Karadeniz şiirinin yazarı , ” Soranlara, ben bu yurdun, anlatayım nesiyim; Ben çiğnenen bir ülkenin, hak bağıran sesiyim. Sordum garip minareden, akşam olmuş, ezan hani? Baykuş konmuş minberlere, diyen hani duyan hani…” diye haykıran Ahmet Cevat’ın feryatlarına ortak olacaksınız.
“Azerbaycan'da yüz yıldır akar bu kan, yüz yıldır yükselir bu figan” diyen yazar Müslim Oğuz, bu kitabında; 28 Mayıs 1918'de bağımsızlığını ilan edip, 27 Nisan 1920'de Kızıl Ordu tarafından işgal edilerek, tekrar Rus esaretine sokulan Azerbaycan'ın, Fuzuli'nin, Nesimi'nin, Nizami'nin yurdunun, DEDE KORKUT diyarının çektiği acıları, aşklarını vatan aşkına feda eden binlerce sevdalı Azerbaycan oğlu ve kızı gibi, Yüzbaşı Atabala ile Aybike'nin hazin aşk hikâyesini de okuyacak, gözyaşlarınızı tutamayarak, Mehmet Emin Resulzade'nin yüreğinden kopup gelen sese siz de katılacaksınız:
Bir Kere Yükselen Bayrak Bir Daha İnmez!
Bu eseri Türk Milletine hediye eden sayın Müslim OĞUZ Bey’i kutluyorum…
IĞDIR AKŞAMLARI ile kokusunu özlediğimiz toprağımıza…
NİSAN AĞLAR MAYISA ile odlar yurdu Azerbaycan'ımıza…
MAVİ DUALI KADIN ile Kaf dağının ardındaki sevgilimize…
KERBELA AKŞAMLARI ile İslam tarihine ve yüreklerimizin çarptığı Kerbela’ya yolculuk etmek istiyorsanız,
Müslim Oğuz’un bu kitaplarını okumanızı tavsiye ederim.
BU KORONALI GÜNLERDE “EVDE KALIN, MÜSLİM OĞUZ’UN KİTAPLARIYLA KALIN…”
İnanın kendinizi çok mutlu ve huzurlu hissedeceksiniz…
Okumak da güzel bir sevdadır… SERDAR ÜNSAL