“Iğdır kalkınıyor ama sürdürülebilir ekonomide sınıfta kaldı.” Bu çarpıcı açıklama, Iğdır Düşünce Otağı tarafından düzenlenen “Sürdürülebilir Ekonomik Kalkınma” konulu panelin konuğu olan Yeminli Mali Müşavir ve Bağımsız Denetçi A. Hadi Akmugan’dan geldi.

Sürdürülebilir Ekonomide Sınıfta Kaldık

Tarihi ve doğal güzelliklerinin yanı sıra, tahıl ambarı, meyve deposu ve üç ülkeye sınır olan ender illerden biri olan Iğdır’da verimli bir buluşma gerçekleştirildi. Dr. Mehmet Kum ve Iğdır Düşünce Otağı Grubu’nun gelenekselleştirdiği panellerden biri olan bu etkinlik, ekonomik kalkınma temasını ele aldı. Panelin konuğu ise kendisi de Iğdırlı olan, İstanbul’da yaşayan Yeminli Mali Müşavir ve Bağımsız Denetçi A. Hadi Akmugan’dı.

Ekonomi ve Kalkınmanın Tanımı

Panelin açılışında Bolu’da yaşanan yangın felaketinde hayatını kaybedenler anıldı ve yakınlarına başsağlığı dilekleri iletildi. Konuşmasına ekonominin temel kavramlarını açıklayarak başlayan Akmugan, şunları söyledi:
“Ekonomi, kıt kaynaklarla insanların ihtiyaçlarını karşılamayı amaçlayan bir bilimdir. Ancak burada kritik olan, sadece ekonomik büyümeyi sağlamak değil, aynı zamanda ekonomik kalkınmayı hedeflemektir. Ekonomik büyüme, kişi başına düşen milli gelirin artışıdır; oysa kalkınma, bu geliri dengeli dağıtmak, toplumu eğitmek ve liyakate dayalı bir düzen kurmaktır. Kalkınma; bir çocuğu sadece büyütmek değil, onu sağlıklı, eğitimli ve bilinçli bir birey olarak yetiştirmek gibidir.”

Doğayı Korumadan Kalkınma Olmaz

Sürdürülebilirliğin önemine değinen Akmugan, “Ekonomik büyüme adına doğayı tahrip etmek, gelecek nesillerin haklarını çiğnemek demektir. Fabrikalar yapabilir, yollar inşa edebilirsiniz, ancak bu süreçte doğayı korumayı ihmal ederseniz, sürdürülebilir bir kalkınmadan söz edemezsiniz. Ne yazık ki Iğdır, ekonomik sürdürülebilirlik açısından geride kalmış bir ildir” ifadelerini kullandı.

Akademik verilerle konuşmasını destekleyen Akmugan, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın yaptığı Sosyal Kalkınmışlık Endeksi araştırmasına dikkat çekti. “Bu araştırma 52 farklı kriter üzerinden yapılmış ve Iğdır, ekonomik ve sosyal alanda sırasıyla 73. ve 69. sırada yer almıştır. STK’lar açısından ise Iğdır maalesef son sırada yer alıyor” dedi.

Turizm ve Tarım Potansiyeli Öne Çıkmalı

Iğdır’ın turizm ve tarım potansiyeline değinen Akmugan, şu ifadeleri kullandı:
“Bacasız sanayi olarak bilinen turizm, Iğdır için büyük bir fırsattır. Ancak şu an Iğdır’da otel sayısı yetersiz. İnsanlar günübirlik ziyaretlerinin ardından konaklamak için Kars’a gitmek zorunda kalıyor. Bu sorunun çözülmesi ve turizm yatırımlarının artırılması gerekiyor. Bunun yanı sıra, Iğdır Ovası gibi bereketli toprakların daha verimli kullanılması şart. Tarımda maliyetlerin artışı üretimi azaltıyor ve ithalata bağımlılığı artırıyor. Bu alanda hem özel sektör hem de devlet yatırımlarına ihtiyaç var. Ayrıca Tuzluca’daki Tuz Mağaraları ve Ağrı Dağı’nın inanç turizmi potansiyeli de değerlendirilmelidir.”

Huzurlu Bir Iğdır İçin İş Birliği

Konuşmasında hemşerilik bağlarının ve iş birliğinin önemine vurgu yapan Akmugan, “Bir ailede kardeşler bile birbirini sevmezse, başarı sağlanamaz. Iğdır’da lojistik merkezi ve taşımacılık faaliyetleri yürütülüyor, ancak TIR’lar konaklamak için başka illere gidiyor. Bu sorunların çözülmesi gerekiyor. Güneş enerjisi gibi alternatif enerji kaynakları konusunda da Iğdır şanslı bir il. Ancak doğal kaynaklarımızı koruyarak ilerlememiz şart. Ayrıca uyuşturucu gibi toplumsal sorunların üzerine kararlılıkla gidilmelidir” diyerek sözlerini tamamladı.

Celal Karaali- Kent Yaşam Gazetesi